You searched for: as i (Engelska - Turkiska)

do as i say.
söylediğim gibi yap.

do as i tell you.
sana söylediğim gibi yap.

he did as i told him.
o ona söylediğim gibi yaptı.

as i diminished, i grew.
zayıfladıkça, büyüdüm.

do as i told you to do.
sana yapmanı söylediğim gibi yap.

he came just as i was leaving.
o, tam ben gidiyorken geldi.

do as i say, not as i do.
dediğim gibi yap, yaptığım gibi değil.

i'll come as soon as i can.
elimden geldiğince kısa sürede geleceğim.

as i mentioned in our phone call
telefon görüşmemizde belirttiğim gibi karşılaştırmalı tabloları da bekliyorum

life was hard as far as i learnt.
Öğrendiğim kadarıyla hayat zormuş.

as i said, there were the protests.
dediğim gibi, yani protestolar oldu.

i'll call back as soon as i can.
elimden geldiğince kısa sürede tekrar arayacağım.

as far as i know, he isn't lazy.
bildiğim kadarıyla, o tembel değildir.

as i grew older, my health declined.
yaşlanırken, sağlığım zayıfladı.

and as i was doing it, what happened?
bunu yaparken ne mi oldu?

as i was having lunch, the phone rang.
Öğle yemeği yerken, telefon çaldı.

i'll finish it as quickly as i can.
onu elimden geldiği kadar çabuk bitireceğim.

and as i said earlier, i'm a perfectionist.
daha önce söylediğim gibi, ben bir mükemmeliyetçiyim.

as i said, it's raw, it's unfiltered.
dediğim gibi, ham ve kontrolsüz.

as i slowly lost my speech, i gained my voice.
konuşmamı yavaşça yitirdikçe, sesimi kazandım.