You searched for: hope all is well (Engelska - Turkiska)

all is well.
her şey yolunda.

all is well you say
nasıl gidiyor

all is well with me.
ben iyiyim.

all is well that ends well.
İyi biten her şey iyidir.

tom is well.
tom iyi.

he is well off.
o iyi durumda.

he is well off now.
o şimdi iyidir.

he is well-liked.
o popülerdir.

everything is well with us.
bizimle her şey iyidir.

he intimated that all is not well in his marriage.
o, evliliğinde her şeyin iyi olmadığını ima etti.

allah knows all, is well aware of everything.
allah alîm'dir, her şeyi bilir; habîr'dir, her şeyden haberdardır.

the skeleton is well preserved.
İskelet iyi korunmuş durumda.

his name is well known to us.
onun adı bize göre iyi tanıdıktır.

in my view, it is well underway.
bana göre, çoktan başladı.

god is well aware of what you do.
allah işlediklerinizden haberdardır.

wherever she goes, she is well liked.
her nereye gitse, oldukça sevilir.

allah is well aware of what you do.
allah yaptıklarınızı haber almaktadır.

specify the input is well-formed xml
girdi belirtmek iyi- oluşturulmuş xml' dir

allah is well-acquainted with what you do.
[29,2 - 3; 3,142 - 179]

the southeast european times readership is well educated.
southeast european times okuru iyi eğitimli.