You searched for: mound (Engelska - Turkiska)

mound
hÖyÜk

flower mound
flower moundcity in texas usa

now, that mound right there actually looks like this.
Şimdi, tam şuradaki tümsek gerçekten tam böyle görünüyor.

so it had cloven asunder, and each part was like a huge mound.
(vurdu ve) deniz hemencecik yarılıverdi de her parçası kocaman bir dağ gibi oldu.

and lo! we shall make all that is thereon a barren mound.
(bununla beraber) biz mutlaka oradaki her şeyi kupkuru bir toprak yapacağız.

3-5 eggs are laid in a lined scrape or on a mound of vegetation.
3-5 yumurta, doldurulmuş bir kazımaya veya bitki yaşamının bir yığınına koyulur.

like all flamingos, they lay a single chalky white egg on a mound they build of mud.
bütün flamingolar gibi bu tür de bir çamur yığınına tek tebeşir gibi-beyaz bir yumurta koyar.

like all flamingos, this species lays a single chalky-white egg on a mud mound.
bütün flamingolar gibi bu tür de bir çamur yığınına tek tebeşir gibi-beyaz bir yumurta koyar.

and the nest maintenance workers just take all the toothpicks to the outer edge of the nest mound and leave them there.
ve bakımcı karıncalar hemen bütün kürdanları alırlar... ...onları yuva tepeciğinin dıştaki ağzına bırakırlar.

until when ya'juj and ma'juj are let out, and from every mound they are trickling down.
nihayet ye'cuc ve me'cuc (sedleri) açıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman;

along with the chariot, in a funeral mound, shields, table pottery and glass vessels turned up.
arabayla birlikte, bir cenaze bohçası içinde kalkanlar, sofra kapları ve cam kaplar da ortaya çıkarıldı.

environmental consideration was served with every plate, but it was served with a heaping mound of consideration for human interests at the same time.
Çevreye verilen önem her tabakla birlikte sunuldu, fakat aynı zamanda insanların ilgisi için dolu dolu sunuldu.

the mound of kouyunjik was excavated again by the archaeologists of the british museum, led by leonard william king, at the beginning of the 20th century.
20. yüzyıl başında british museumdan leonard william king, 1927 yılından itibaren de campbell thompson tarafından kazılar sürdürülmüştür.

;cerin amroth: the mound of amroth, where elanor grows, that stood in the heart of lothlórien where stood the house of amroth before he was lost.
;cerin amroth: elanor denilen çiçeğin yetiştiği, amroth ailesinin kaybolmadan önce yaşadığı, lothlórien'in ortasına denk düşen amroth tepesidir.

i went for a walk on the beach, watching the fishermen bundle their nets into mounds on the sand.
sahilde yürüyüşe çıktım, balıkçıların kumların üstünde ağlarını tümseklere bağlamalırını izledim.