You searched for: atrio (Latin - Turkiska)

responderunt pueri aman stat in atrio dixitque rex ingrediatu
hizmetkârlar krala, ‹‹haman avluda bekliyor›› dediler. kral, ‹‹buraya gelsin›› dedi.

sacerdos qui offert comedet eam in loco sancto in atrio tabernacul
hayvanı sunan kâhin onu kutsal bir yerde, buluşma Çadırının giriş bölümünde yiyecek.

adorate dominum in atrio sancto eius commoveatur a facie eius universa terr
atalarınız orada beni sınayıp denediler.

accenso autem igni in medio atrio et circumsedentibus illis erat petrus in medio eoru
avlunun ortasında ateş yakıp çevresinde oturduklarında petrus da gelip onlarla birlikte oturdu.

qui congregati adversus eum miserunt lapides iuxta regis imperium in atrio domus domin
bunun üzerine zekeriyaya düzen kurdular. kralın buyruğuyla rabbin tapınağının avlusunda taşa tutup onu öldürdüler.

et factum est verbum domini ad hieremiam secundo cum adhuc clausus esset in atrio carceris dicen
yeremya muhafız avlusunda tutukluyken, rab ona ikinci kez seslendi:

adferte domino gloriam et honorem adferte domino gloriam nomini eius adorate dominum in atrio sancto eiu
kulak ver yalvarışlarıma.

tunc exercitus regis babylonis obsidebat hierusalem et hieremias propheta erat clausus in atrio carceris qui erat in domo regis iud
o sırada babil kralının ordusu yeruşalimi kuşatmaktaydı. peygamber yeremya yahuda kralının sarayındaki muhafız avlusunda tutukluydu.

et eduxit me ad atrium exterius et ecce gazofilacia et pavimentum stratum lapide in atrio per circuitum triginta gazofilacia in circuitu paviment
adam bundan sonra beni dış avluya götürdü. orada odalar ve dış avluyu çevreleyen taş yol vardı. taş yol boyunca otuz oda vardı.

et dixit ad me iste est locus ubi coquent sacerdotes pro delicto et pro peccato ubi coquent sacrificium ut non efferant in atrio exteriori et sanctificetur populu
‹‹kâhinlerin suç sunusuyla günah sunusunun etini haşlayacakları, tahıl sunusunu pişirecekleri yer burası›› dedi, ‹‹Öyle ki, bunları dış avluya çıkarıp kutsallıklarını halka geçirmesinler.››

et atrium maius rotundum trium ordinum de lapidibus sectis et unius ordinis dolata cedro necnon et in atrio domus domini interiori et in porticu domu
büyük avlu üç sıra yontma taş ve bir sıra sedir kirişlerinden oluşan bir duvarla çevrilmişti. rabbin tapınağının iç avlusuyla eyvanın duvarları da aynı yapıdaydı.

die autem tertio induta est hester regalibus vestimentis et stetit in atrio domus regiae quod erat interius contra basilicam regis at ille sedebat super solium in consistorio palatii contra ostium domu
Üçüncü gün ester kraliçe giysilerini kuşanıp sarayın iç avlusunda, taht odasının önünde durdu. kral bu odanın giriş kapısının karşısındaki tahtında oturuyordu.