You searched for: dixitque (Latin - Turkiska)

dixitque dominus ad m
‹‹rab bana, ‹bu dağlık bölgenin çevresinde yeterince dolaştınız› dedi, ‹Şimdi kuzeye gidin.›

dixitque abraham ego iurab
İbrahim, ‹‹ant içerim›› dedi.

dixitque dominus ad mosen et aaro
rab musayla haruna şöyle dedi:

dixitque deus fiat lux et facta est lu
tanrı, ‹‹işık olsun›› diye buyurdu ve ışık oldu.

dixitque ad eos audite somnium meum quod vid
yusuf, ‹‹lütfen gördüğüm düşü dinleyin!›› dedi,

dixitque ad deum utinam ismahel vivat coram t
sonra tanrıya, ‹‹keşke İsmaili mirasçım kabul etseydin!›› dedi.

dixitque balac ad balaam nec maledicas ei nec benedica
bunun üzerine balak, ‹‹onlara ne lanet oku, ne de onları kutsa!›› dedi.

dixitque ad filios suos sternite mihi asinum qui cum stravissen
peygamber, çocuklarına, ‹‹eşeği hazırlayın!›› dedi. Çocukların hazırladığı eşeğe binip gitti. eşekle aslanı yerde yatan tanrı adamının cesedi başında buldu. ancak aslan cesedi yemediği gibi eşeğe de dokunmamıştı.

dixitque booz iuveni qui messoribus praeerat cuius est haec puell
boaz, orakçıların başında duran adamına, ‹‹kim bu genç kadın?›› diye sordu.

dixitque ad regem verus est sermo quem audivi in terra me
krala, ‹‹Ülkemdeyken yaptıklarınla ve bilgeliğinle ilgili duyduklarım doğruymuş›› dedi,

dixitque cain ad dominum maior est iniquitas mea quam ut veniam merea
kayin, ‹‹cezam kaldıramayacağım kadar ağır›› diye karşılık verdi,

dixitque ad eum argentum quod polliceris tuum sit de populo age quod tibi place
ona, ‹‹para sende kalsın; o halka da ne istersen yap›› dedi.

dixitque adam mulier quam dedisti sociam mihi dedit mihi de ligno et comed
adem, ‹‹yanıma koyduğun kadın ağacın meyvesini bana verdi, ben de yedim›› diye yanıtladı.

dixitque ad aaron quid tibi fecit hic populus ut induceres super eum peccatum maximu
haruna, ‹‹bu halk sana ne yaptı ki, onları bu korkunç günaha sürükledin?›› dedi.

dixitque abner ad ioab surgant pueri et ludant coram nobis et respondit ioab surgan
avner yoava, ‹‹ne olur gençler kalkıp önümüzde dövüşsünler›› dedi. yoav, ‹‹olur, kalkıp dövüşsünler›› diye karşılık verdi.

dixitque athersatha eis ut non manducarent de sanctis sanctorum donec staret sacerdos doctus et eruditu
vali, urim ile tummimi kullanan bir kâhin çıkıncaya dek en kutsal yiyeceklerden yememelerini buyurdu.

dixitque dominus extende manum tuam et adprehende caudam eius extendit et tenuit versaque est in virga
rab, ‹‹elini uzat, kuyruğundan tut›› dedi. musa elini uzatıp kuyruğunu tutunca yılan yine değnek oldu.

dixitque dominus rursum mitte manum in sinum tuum quam cum misisset in sinum protulit leprosam instar nivi
sonra, ‹‹elini koynuna koy›› dedi. musa elini koynuna koydu. Çıkardığı zaman eli bir deri hastalığına yakalanmış, kar gibi bembeyaz olmuştu.

et dixit david ad nathan peccavi domino dixitque nathan ad david dominus quoque transtulit peccatum tuum non morieri
davut, ‹‹rabbe karşı günah işledim›› dedi. natan, ‹‹rab günahını bağışladı, ölmeyeceksin›› diye karşılık verdi,