You searched for: uyluk (Turkiska - Japanska)

kilde kızartılmış uyluk.
粘土焼きのもも肉。

kalçanda uyluk çatlağı var.
腰の中 転子間骨折

uyluk atardamarını parçalayan mı?
途中まで切断されている"?

bir kurşun uyluk dokusuna saplanmış.
１つは体内に留まって

uyluk atardamarına tek bir kesik atılmış.
大腿動脈を一発で切断してる

parçalanmış omurga, kırık uyluk kemiği...
つぶれた脊椎 折れた大腿骨

kurşun uyluk atardamarının biraz üzerine saplanmış.
銃弾は大腿動脈の近くよ

ama bunu ona her kim yaptıysa, uyluk atardamarını dağlamış.
犯人が動脈を 焼灼してるので

katil uyluk damarlarını parçalıyor ve nolan kan kaybediyor.
大腿動脈が切れて ショーンが倒れた

bu bir yer sincabının pelvis ve uyluk kemiği gibi görünüyor.
骨盤と大腿骨があるようね

solunumu kötü. uyluk kemiği, ıslak çakıl torbası gibi.
太ももが 砂利袋みたいな状態だ

görünüşe göre, uyluk kemiğini kaval kemiğinden çıkaracak şiddette sürüklenmiş.
薬物を投与されたなら 脛骨から大腿骨は 脱臼したはず

sonra arabayı devirip, uyluk atardamarımı neredeyse koparan bir kaza yaşadık.
車が横転して 俺の大腿動脈が切れかけた

uyluk kemiğinin uzunluğu ve kıvrımsız olması maktulün zenci erkek oluğunu gösteriyor.
大腿骨の長さと曲率の欠如から 被害者はネグロイド系の男性ね

leğen kemiği kırılmış, uyluk kemiği çatlamış... burada ciddi bir kırık var.
骨盤の骨折に 大腿骨の開放骨折

uyluk atardamarını parçalayan ve sağ kalçasının ortasından uzanan yaklaşık olarak 2,5 cmlik bir kesik var.
約2cmの切れ込みが入っており 右腿の大腿動脈が途中まで切断されている

yakupu yenemeyeceğini anlayınca, onun uyluk kemiğinin başına çarptı. Öyle ki, güreşirken yakupun uyluk kemiği çıktı.
ところでその人はヤコブに勝てないのを見て、ヤコブのもものつがいにさわったので、ヤコブのもものつがいが、その人と組打ちするあいだにはずれた。

bu nedenle İsrailliler bugün bile uyluk kemiğinin üzerindeki siniri yemezler. Çünkü yakup'un uyluk kemiğinin başındaki sinire çarpılmıştı.
そのため、イスラエルの子らは今日まで、もものつがいの上にある腰の筋を食べない。かの人がヤコブのもものつがい、すなわち腰の筋にさわったからである。

Şimdi bize tek lazım olan 80'lerin sert baladlarından biri. teknisyenler, virginia'daki bir çöpte sağ uyluk kemiğini bulmuş.
８０年代のバラードを 聞き逃してるわよ 技術班がバージニア州で 右大腿骨を見つけました

- bir dakika, jethro. İğne uyluğundaki damarda mı?
少し待ってくれ 採血は大腿動脈から？