Şunu aradınız:: tulikwisha (Svahili - Türkçe)

hakika sisi tulikwisha mpa musa kitabu.
andolsun biz musa'ya kitabı verdik.

na tulikwisha teremsha ishara zilizo wazi.
biz apaçık ayetler indirmişizdir.

na hakika tulikwisha kufanyia hisani mara nyengine...
"and olsun biz, sana diğer bir defa daha ihsan etmiştik"

na hakika tulikwisha watumia mitume mataifa ya mwanzo.
and olsun ki, senden önce çeşitli ümmetlere peygamber göndermiştik.

na hakika tulikwisha wapigia watu kila mfano katika hii qur'ani.
and olsun ki bu kuran'da insanlar için her türlü misali vermişizdir.

hakika sisi tulikwisha mpa musa kitabu. basi usiwe na shaka kuwa kakipokea.
and olsun ki musa'ya kitap verdik; sakın sen ona kavuşacağından şüphe etme.

na tulikwisha teremsha ishara zilizo wazi. na makafiri watapata adhabu ya kufedhehesha.
biz açık açık ayetler indirdik. kafirler için küçük düşürücü bir azab vardır.

na hakika sisi tulikwisha watuma mitume kabla yako, na tukajaalia wawe na wake na dhuriya.
and olsun ki, senden önce nice peygamberler gönderdik; onlara eşler ve çocuklar verdik.

na hakika tulikwisha andika katika zaburi baada ya kumbukumbu, ya kwamba nchi watairithi waja wangu walio wema.
and olsun ki, tevrat'tan sonra zebur'da da yeryüzüne ancak iyi kullarımın mirasçı olduğunu yazmıştık.

hakika sisi tulikwisha mpa musa kitabu. basi usiwe na shaka kuwa kakipokea. na tukakifanya kuwa ni uwongofu kwa wana wa israili.
andolsun biz musa'ya kitap verdik, -(resulüm!) sen ona kavuşacağından şüphe etme- ve onu İsrailoğullarına hidayet rehberi kıldık.

basi, mtu yeyote asimkosee au kumpunja mwenzake kuhusu jambo hili. tulikwisha waambieni hayo na kuwaonya kwamba bwana atawaadhibu wanaofanya mambo hayo.
ve bu konuda haksızlık edip kardeşini aldatmamasıdır. daha önce de size söylediğimiz, sizi uyardığımız gibi, rab bütün bu suçlardan ötürü insanları cezalandıracaktır.

na hakika tulikwisha watuma mitume kwa kaumu zao, na wakawajia kwa hoja zilizo wazi. tukawaadhibu wale walio fanya ukosefu. na ilikuwa ni haki juu yetu kuwanusuru waumini.
ve andolsun ki senden önce de kavimlerine peygamberler gönderdik de apaçık delillerle geldiler onlara; derken cürmettiklerinden dolayı öç aldık onlardan ve inananlara yardım, bir haktır bize.

tulikwisha sema, na sasa nasema tena: kama mtu yeyote anawahubirieni habari njema ya aina nyingine, tofauti na ile mliyokwisha pokea, huyo na alaaniwe!
daha önce söylediğimizi şimdi yine söylüyorum: bir kimse size kabul ettiğinize ters düşen bir müjde bildirirse, ona lanet olsun!

na hakika tulikwisha wapigia watu kila mfano katika hii qur'ani. na ukiwaletea ishara yoyote hapana shaka walio kufuru watasema: nyinyi si chochote ila ni waongo.
biz gerçekten bu kur'ân’da insanlar için nice meseller getirdik.eğer sen onlara karşı istedikleri bir mûcizeyi getirmiş olsan dahi, o kâfirler: “siz ancak, batıl iddialar peşindesiniz” derler. [10,96-97; 6,111; 15,14-15]