Şunu aradınız:: mütevazı (Türkçe - İngilizce)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

Turkish

English

Bilgi

Turkish

mütevazı

English

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

Türkçe

İngilizce

Bilgi

Türkçe

bu adam çok mütevazı.

İngilizce

this man is very humble.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

o başarısı hakkında mütevazı.

İngilizce

she is modest about her achievement.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

ben sadece mütevazı bir öğretmenim.

İngilizce

i am just a humble teacher.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

sendika ücret taleplerinde mütevazı idi.

İngilizce

the union was modest in its wage demands.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

yapılabilecek en kötü röportaj, mütevazı kimselerle yapılandır.

İngilizce

the worst interviews that you can ever have are with people who are modest.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

Ülke, dört yıl öncesine oranla daha mütevazı ümitler besliyor.

İngilizce

its aspirations are more modest compared to four years ago.

Son Güncelleme: 2012-04-07
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

ev eşrafı, ona misenum yakınlarında mütevazı bir mezar yaptırıdı.

İngilizce

her household later on gave her a modest tomb in misenum.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bununla birlikte, ekonominin reel tarafı buna mütevazı düzeyde bir tepki gösterdi.

İngilizce

however, the real-side of the economy has responded modestly.

Son Güncelleme: 2017-04-27
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

beynin karmaşıklığı karşısında mütevazı ama cesur olanlar; gelecek sizleri bekliyor.

İngilizce

and so for those who are undaunted, but humbled by the complexity of the brain, the future awaits.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

mütevazı bir takım olsa da, bu arnavutluk'un olimpiyatlardaki en büyük temsil edilişi.

İngilizce

even though it is a modest team, this is the biggest ever-albanian representation at the olympics.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:

Türkçe

stadın o dönemlerde torpedo moskova tarafından antrenman sahası olarak kullanılırken çok mütevazı tesisleri vardı.

İngilizce

it had very modest facilities at the time and was used as a training ground by torpedo moscow.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

adım adım gelişir fakat elde edilecek mütevazı başarılar daha fazla başarı için gereken şartları yaratacaktır."

İngilizce

it's incremental, but its modest success will create conditions for more success."

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

bir örnek vereyim. 2004'te moma'da yapılan "mütevazı Şaheserler" sergisi.

İngilizce

just to give you an example: this is the exhibition, humble masterpieces, as it was at moma in 2004.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

krstiç, sırbistan'dan iki yakasını bir araya getirmesine yardımcı olan mütevazı bir emekli maaşı da alıyor.

İngilizce

he also receives a modest pension from serbia that helps make ends meet.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

uyumluluk konusunda atılmış mütevazı bir adım, bazen “kelebek etkisi” adını verebileceğimiz zincirleme bir reaksiyon doğurur

İngilizce

a humble step towards harmony sometimes might give rise to a chain reaction what we can call as "butterfly effect"

Son Güncelleme: 2014-12-31
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

tüm mallarına el konulduğundan, roma'nın dışında alt sınıftan insanların yaşadığı subura'da mütevazı bir eve yerleşti.

İngilizce

lacking means since his inheritance was confiscated, he acquired a modest house in subura, a lower-class neighborhood of rome.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bu mütevazı yiyecek mekanları, sırp İmparatoru dusan nemaniç'in para birimi sonrasında adlandırılan "perper" restoran zincirinin halkalarıydılar.

İngilizce

these modest eating places were part of the "perper" chain of restaurants, named after the currency of serb emperor dusan nemanic.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

(ey muhammed!) o ihlaslı ve mütevazi insanları müjdele!

İngilizce

(muhammad), give the glad news (of god's mercy) to the devoted servants of god:

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Daha iyi çeviri için
7,761,833,250 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam