İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.
Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.
otoyol ağı bh ekonomisini kurtarabilir
mreža autuputeva mogla bi da spase ekonomiju bih
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
ancak, boğanın sahibinden para cezası istenirse, istenen miktarı ödeyerek canını kurtarabilir.
ako mu se odredi da se otkupi, neka da otkup za ivot svoj, koliko mu se odredi.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
vay başımıza! bu güçlü tanrıların elinden bizi kim kurtarabilir? Çölde mısırlıları her tür belaya çarptıran tanrılar bunlar.
teko nama! ko æe nas izbaviti iz ruku tih silnih bogova? to su bogovi to pobie misirce u pustinji svakojakim mukama.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
kardeşlerim, bir kimse iyi eylemleri yokken imanı olduğunu söylerse, bu neye yarar? böylesi bir iman onu kurtarabilir mi?
kakva je korist, braæo moja, ako ko reèe da ima veru a dela nema? zar ga moe vera spasti?
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
‹‹kızgın fırına atılsak bile, ey kral, kendisine kulluk ettiğimiz tanrı bizi kızgın fırından kurtarabilir; senin elinden de bizi kurtaracaktır.
evo, bog na, kome mi sluimo, moe nas izbaviti iz peæi ognjene uarene; i izbaviæe nas iz tvojih ruku care.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
ama bazı kötü kişiler, ‹‹o bizi nasıl kurtarabilir?›› diyerek saul'u küçümsediler ve ona armağan vermediler. saul ise buna aldırmadı.
a ljudi nevaljali rekoe: taj li æe nas izbaviti? i prezirahu ga, niti mu donesoe dar. ali se on uèini kao da nije èuo.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
setimes'a konuşan stankoviç, "bu kişilerden alınacak organlar, en az dört hastanın hayatını kurtarabilir veya ömrünü uzatabilir." dedi.
„njihovi organi mogu spasiti ili produžiti živote najmanje četvoro pacijenata“, izjavio je on za setimes.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor
gümüşlerini sokağa atacaklar. altınları kirli sayılacak. rabbin öfkesini boşalttığı gün onları ne altınları, ne gümüşleri kurtarabilir. bunlarla ne açlıklarını giderebilir, ne karınlarını doyurabilirler. altın ve gümüş onları suça sürükledi.
srebro æe svoje pobacati po ulicama, i zlato æe njihovo biti kao neèistota; srebro njihovo i zlato njihovo neæe ih moæi izbaviti u dan gneva gospodnjeg; neæe nasititi due svoje niti æe napuniti trbuha svog, jer im je bezakonje njihovo spoticanje.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
tuzla Üniversitesi klinik merkezi (ukc) böbrek ve diyaliz merkezi enesa meshiç setimes'a verdiği demeçte, "Ölenler, organ bağışının önemini bilse ve kabul etse pek çok yaşamı kurtarabilir." dedi.
„ljudi koji umiru mogu da spasu mnoge živote ako su upoznati sa značajem eventualnog doniranja organa i ako na to pristanu“, kaže za setimes šef odeljenja za nefrologiju, dijalizu i transplantaciju univerzitetskog kliničkog centra (ukc) u tuzli enesa mešić.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor