Results for plastered translation from English to Turkish

tom is plastered.
tom sarhoş.

we're plastered.
biz sarhoşuz.

ladder stairs are plastered.
merdiven basamakları sıvalıdır.

his picture was plastered on pristina billboards.
abd'li yetkilinin resmi priştine'deki reklam panolarına yapıştırıldı.

posters of croatian prime minister ivo sanader are plastered around sarajevo.
saraybosna, hırvatistan başbakanı ivo sanader'in posterleriyle kaplanmış durumda.

election posters are plastered throughout the country. [getty images]
Ülkenin dört bir yanına seçim afişleri asıldı. [getty images]

the church remained undecorated until the 18th century, when the walls were plastered.
kilise, duvarlar badana edildiğinde 18nci yüzyıla kadar dekore edilmeden kalıyordu.

wheresoever ye may be, death shall overtake you, even though ye be in fortresses plastered.
her nerede olursanız olun ölüm size yetişir, son derece sağlam kaleler içinde de bulunsanız yine kurtulamazsınız.

a boy is seated on top of a wall plastered with posters in tirana ahead of sunday’s (3 july) elections.
3 temmuz pazar günü yapılacak seçimler öncesinde tiran'da afişlerle kaplı bir duvarın üzerinde oturan bir çocuk görülüyor.

wheresoever ye may be, death shall overtake you, even though ye be in fortresses plastered. and if there betideth them some good, they say: this is from god.
“nerede bulunursanız bulunun: sağlam, yüksek kulelerde, (hatta eflâke ser çeken) gökteki yıldız burçlarında bile olsanız, ölüm mutlaka size yetişir.”onlara bir iyilik ulaşınca “bu, allah'tandır” derler.

candidates' posters are plastered around pristina before saturday's (23 october) elections. [laura hasani]
23 ekim cumartesi günü yapılacak seçimler öncesinde priştine'nin dört bir yanı adayların posterleriyle çevrildi. [laura hasani]

real beggars are on the streets, joining the roma and scam artists; restaurants reducing prices for coffee; forlorn banners reading enoikiazetai (for rent) plastered on grimy windows.
sokaklarda roman ve dolandırıcıların yanı sıra gerçek dilenciler dolaşıyor, restoranlar kahve fiyatlarını düşürmüş, kirli camlara üzerinde enoikiazetai (kiralık) yazan ümitsiz afişler asılmış.