Results for porque estas despierto tan tarde translation from Spanish to Turkish

porque estas despierto tan tarde
fıçı

tan tarde como sea posible
mümkün oldukça geç

estoy feliz porque estás aquí.
burada olduğun için mutluyum.

porque estas cosas sucedieron así para que se cumpliese la escritura que dice: ninguno de sus huesos será quebrado
bunlar, ‹‹onun bir tek kemiği kırılmayacak›› diyen kutsal yazının yerine gelmesi için oldu.

figura 5.3 porque estas partículas pueden penetrar profundamente en el sistema respiratorio y ser absorbidas en el flujo sanguíneo.
geçen onyıl boyunca, ozon konsantrasyonları, sağlık ve ekosistem açısından hedeflenen değerleri sık sık ve yaygın bir şekilde aşmıştır.

tú conoces su voluntad y apruebas lo que más vale, porque estás instruido en la ley
tanrının isteğini biliyorsun. en üstün değerleri ayırt etmeyi yasadan öğrenmişsin.

porque éstos son días de venganza, para que se cumplan todas las cosas que están escritas
Çünkü o günler, yazılmış olanların tümünün gerçekleşeceği ceza günleridir.

a la puesta del sol quedará purificado. después podrá comer de las cosas sagradas, porque éstas son su alimento
güneş battıktan sonra temiz sayılır, kutsal sunuları yiyebilir. Çünkü bu onun yiyeceğidir.

más afortunados fueron los muertos por la espada que los muertos por el hambre. porque éstos murieron poco a poco, atravesados por falta de los productos del campo
Çünkü kıtlıktan ölenler tarla ürününün yokluğundan yıpranarak erimekteler.

después puso las varas que había descortezado frente a las ovejas, en las pilas de los abrevaderos de agua donde iban a beber las ovejas, porque éstas se apareaban allí cuando iban a beber
soyduğu çubukları koyunların önüne, su içtikleri yalaklara koydu. koyunlar su içmeye gelince çiftleşiyorlardı.

el que estaba sentado en el trono dijo: "he aquí yo hago nuevas todas las cosas." y dijo: "escribe, porque estas palabras son fieles y verdaderas.
tahtta oturan, ‹‹İşte her şeyi yeniliyorum›› dedi. sonra, ‹‹yaz!›› diye ekledi, ‹‹Çünkü bu sözler güvenilir ve gerçektir.››

cuando los sacerdotes entren, no saldrán del santuario al atrio exterior sin antes dejar allí sus vestiduras con que sirven, porque éstas son santas. se vestirán con otras vestiduras y así se acercarán a los lugares destinados al pueblo.
kâhinler kutsal alana girdikten sonra, hizmet ederken giydikleri giysileri orada bırakmadan dış avluya çıkmayacaklar. Çünkü bu giysiler kutsaldır. halkın bulunduğu yerlere gitmeden önce başka giysiler giymeliler.››

comeréis también en un lugar limpio, tú y tus hijos y tus hijas contigo, el pecho de la ofrenda mecida y el muslo derecho de la ofrenda alzada, porque éstos os corresponden a ti y a tus hijos, de los sacrificios de paz de los hijos de israel
sallamalık döşle bağış olarak sunulan budu ise oğulların ve kızlarınla birlikte temiz bir yerde yemelisin. Çünkü bunlar İsrail halkının sunduğu esenlik kurbanlarından senin ve çocuklarının payı olarak ayrıldı. bağış olarak sunulan butla sallamalık döşü, yakılacak sunu yağlarıyla birlikte getirip rabbin önünde sallamalık sunu olarak sunacaklar. rabbin buyruğu uyarınca bunlar sonsuza dek senin ve çocuklarının payı olacak.››

un enfoque conjunto de estas prioridades es de interés por dos motivos: primero, porque la pérdida de biodiversidad —en particular de especies y hábitats— provoca el declive de los «servicios de los ecosistemas» prestados por los sistemas naturales; y segundo, porque éstas y muchas otras interconexiones entre las tres prioridades exigen un enfoque coherente de los datos y análisis para evitar innecesarios flujos paralelos de recogida de datos.
• iklim değişikliği ve koruma hedeflerine özel önem verilerek biyolojik çeşitlilik, ekonomik gelişim ve sosyal hedefler arasında mevcut olan çakışmalar ve potansiyel ödünlerin boyutsal analizlerini sağlayarak;