Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
kaftanının yakasına dek inen yağ gibi.
مثل الدهن الطيب على الراس النازل على اللحية لحية هرون النازل الى طرف ثيابه.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
gölün karşı yakasına, gerasalıların memleketine vardılar.
وجاءوا الى عبر البحر الى كورة الجدريين.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
Öğrenciler gölün karşı yakasına geçerken ekmek almayı unutmuşlardı.
ولما جاء تلاميذه الى العبر نسوا ان ياخذوا خبزا.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
İsa, çevresindeki kalabalığı görünce gölün karşı yakasına geçilmesini buyurdu.
ولما رأى يسوع جموعا كثيرة حوله امر بالذهاب الى العبر.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
bundan sonra İsa, celile -taberiye- gölünün karşı yakasına geçti.
بعد هذا مضى يسوع الى عبر بحر الجليل وهو بحر طبرية.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
rab düşmanlarını kovuncaya dek hepiniz onun önünde Şeria irmağının karşı yakasına silahlı olarak geçerseniz,
وعبر الاردن كل متجرد منكم امام الرب حتى طرد اعداءه من امامه
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
tekrar Şeria irmağının karşı yakasına, yahyanın başlangıçta vaftiz ettiği yere gitti ve orada kaldı.
ومضى ايضا الى عبر الاردن الى المكان الذي كان يوحنا يعمد فيه اولا ومكث هناك.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
ama silahlanmış olarak sizinle ırmağın karşı yakasına geçmezlerse, kenan ülkesinde sizinle miras alacaklar.››
ولكن ان لم يعبروا متجردين معكم يتملكوا في وسطكم في ارض كنعان.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
Şeria irmağının karşı yakasında onlarla birlikte mülk almayacağız, çünkü bizim payımız Şeria irmağının doğu yakasına düştü.››
اننا لا نملك معهم في عبر الاردن وما وراءه لان نصيبنا قد حصل لنا في عبر الاردن الى الشرق.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
bir gün İsa öğrencileriyle birlikte bir tekneye binerek onlara, ‹‹gölün karşı yakasına geçelim›› dedi. böylece kıyıdan açıldılar.
وفي احد الايام دخل سفينة هو وتلاميذه. فقال لهم لنعبر الى عبر البحيرة. فاقلعوا.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
‹‹yüz yirmi yaşındayım. bundan böyle size önderlik edemem. Üstelik rab bana, ‹Şeria irmağının karşı yakasına geçmeyeceksin› dedi.
وقال لهم. انا اليوم ابن مئة وعشرين سنة. لا استطيع الخروج والدخول بعد والرب قد قال لي لا تعبر هذا الاردن.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
" ona bir kötülükle dokunmayın , sonra büyük bir günün azabı sizi yakalar .
« ولا تمسوها بسوء فيأخذكم عذاب يوم عظيم » بعظم العذاب .
Last Update: 2014-07-02
Usage Frequency: 1
Quality:
Warning: Contains invisible HTML formatting