Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
sabaha kadar bitirmelisiniz. artakalan olursa, sabah ateşte yakacaksınız.
vous n`en laisserez rien jusqu`au matin; et, s`il en reste quelque chose le matin, vous le brûlerez au feu.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
sabaha kadar hazırlan, sabah olunca sina dağına çık; dağın tepesinde, huzurumda dur.
sois prêt de bonne heure, et tu monteras dès le matin sur la montagne de sinaï; tu te tiendras là devant moi, sur le sommet de la montagne.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
samuel sabaha kadar yattı, sonra rabbin tapınağının kapılarını açtı. gördüğü görümü eliye söylemekten çekiniyordu.
samuel resta couché jusqu`au matin, puis il ouvrit les portes de la maison de l`Éternel. samuel craignait de raconter la vision à Éli.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
bir demet mercanköşkotu alın, leğendeki kana batırıp kanı kapılarınızın yan ve üst sövelerine sürün. sabaha kadar kimse evinden çıkmasın.
vous prendrez ensuite un bouquet d`hysope, vous le tremperez dans le sang qui sera dans le bassin, et vous toucherez le linteau et les deux poteaux de la porte avec le sang qui sera dans le bassin. nul de vous ne sortira de sa maison jusqu`au matin.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
allah, onların sabahlara kadar kurup durduklarını yazıyor.
[cependant] allah enregistre ce qu'ils font la nuit.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
sabaha kadar endişe içinde, etrafı kontrol ederek geceyi geçirdi.sabahleyin, bir de baktı ki dün kendisinden yardım isteyen soydaşı, yine musa'yı imdadına çağırıyor.
le lendemain matin, il se trouva en ville, craintif et regardant autour de lui, quand voilà que celui qui lui avait demandé secours la veille, l'appelait à grands cris.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
böylece rut sabaha kadar boazın ayakları dibinde yattı. ama ortalık insanların birbirini seçebileceği kadar aydınlanmadan önce kalktı. Çünkü boaz, ‹harman yerine kadın geldiği bilinmemeli› demişti.
elle resta couchée à ses pieds jusqu`au matin, et elle se leva avant qu`on pût se reconnaître l`un l`autre. boaz dit: qu`on ne sache pas qu`une femme est entrée dans l`aire.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
ulak gelip yehuya, ‹‹kral oğullarının başlarını getirdiler›› diye haber verdi. yehu, ‹‹onları iki yığın halinde kent kapısının girişine bırakın, sabaha kadar orada kalsınlar›› dedi.
le messager vint l`en informer, en disant: ils ont apporté les têtes des fils du roi. et il dit: mettez-les en deux tas à l`entrée de la porte, jusqu`au matin.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
geceyi burada geçir. sabah olduğunda eğer adam senin için akrabalık görevini yaparsa ne âlâ, varsın yapsın. ama o, akrabalık görevini yapmak istemezse, yaşayan rabbe ant içerim ki, bu görevi ben üstlenirim. sen sabaha kadar yat.››
passe ici la nuit. et demain, s`il veut user envers toi du droit de rachat, à la bonne heure, qu`il le fasse; mais s`il ne lui plaît pas d`en user envers toi, j`en userai, moi, l`Éternel est vivant! reste couchée jusqu`au matin.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
londra uyuşturucu politikası forumu (1996), ‘sabaha kadar güvenle dans: dans ortamlarında sağlık ve güvenliğe ilişkin nizamname’ (http://www.drugscope.org.uk).
rapport annuel 2007 — État du phénomène de la drogue en europe diagnostico al tratamiento», in miranda, j. j. f., et melich, m. t. (éd.), monografia opiáceos, adicciones 17, p. 111-121.
Last Update: 2014-02-06
Usage Frequency: 1
Quality:
Some human translations with low relevance have been hidden.
Show low-relevance results.