Results for bakma translation from Turkish to Serbian

boğazdan aşağı süzülüvermesine bakma.
ne gledaj na vino kad se rumeni, kad u èaši pokazuje lice svoje i upravo iskaèe.

ancak geçmişe değil geleceğe bakma zamanı.
međutim, vreme je da gledamo u budućnost, a ne u prošlost.

wisner'den kosova halkına geleceğe bakma çağrısı
vizner poziva građane kosova da gledaju u budućnost

geleneksel kırsal kültür, kadına okumak yerine evde oturup çocuklara ve aileye bakma rolü biçiyor.
u tradicionalnoj ruralnoj kulturi naglasak je na ostajanju žene kod kuće, njenoj brizi za decu i porodicu, a ne na učenju.

basescu'nun İstihbarat teşkilatlarının yeni başkanları için muhalefet saflarına bakma kararı siyasi sahneyi karıştırdı.
bašeskuova odluka da u redovima opozicije traži novog šefa obaveštajnih službi uzdrmala je političku scenu.

görüşmelerin, savaş suçu zanlılarının hapsedilmesi ve bu davalara bh devlet mahkemesinin bakma olasılığı üzerinde yoğunlaşması bekleniyor.
glavne teme razgovora će, kako se očekuje, biti hapšenje osumnjičenih za ratne zločine i mogućnost da državni sud bih vodi procese protiv tih lica.

ahtisaari, "bugüne kadar gerçekleştirilen viyana müzakerelerini inceleme ve öneride yapılabilecek olası ayarlamalara bakma sözü verdim.
“obećao sam da ću razmotriti dosadašnje pregovore u beču i razmisliti o mogućim izmenama.

böylece, kosova ile sırbistan arasındaki bir yüzyıllık ihtilafı bitirmenin zamanı gelmiştir; işbirliği ve geleceğe bakma zamanı gelmiştir.
dakle, došlo je vreme da se zatvori jednovekovni sukob između kosova i srbije; došao je trenutak saradnje i gledanja u budućnost.

"avrupa'yı ilgilendiren meselelere farklı açılardan bakma olanağı sunan" foruma olan katılım zamanla arttı.
broj učesnika na forumu, koji «pruža mogućnost sagledavanja pitanja vezanih za evropu iz više različitih uglova», postepeno se povećavao.

demokrasi, yolsuzlukla mücadele ve haysiyet Örgütü kurucularından avni zogiani, davanın mustafi'nin diğer davalara bakma biçimini de şaibeli hale getirdiğini söyledi.
avni zogiani, suosnivač organizacije za demokratiju, borbu protiv korupcije i za dignitet, izjavio je da ovaj slučaj dovodi u pitanje druge predmete na kojima je mustafi radio.

kosovalı sırplar "mahkeme davalarına bakma hakkına sahip olurken, farklı etnik toplumların üyeleri arasındaki davalardan uluslararası unmik yargıçları sorumlu olacak."
kosovski srbi imali bi pravo da "rešavaju svoje sudske slučajeve, dok su međunarodne unmik sudije odgovorne za slučajeve koji uključuju pripadnike različitih etničkih zajednica".

açılış konuşmasında türkiye ve yunanistan'a geçmişteki sorunların ötesine bakma çağrısında bulunan coşkun, "siyasiler ve devlet adamları iki ülke arasındaki dostluk kapılarını açıyorlar.
u inauguralnom govoru, Čoskun je pozvao tursku i grčku da prevaziđu probleme iz prošlosti. «političari i državnici otvaraju vrata prijateljstva između dve zemlje.

geçen hafta sırbistan-karadağ dışişleri bakanı vuk draskoviç ile yaptığı görüşmede prosper, sürmekte olan sorunların sırbistan'ın savaş suçu davalarına kendi ülkesinde bakma hedefini engeleyebileceğine işaret etti.
tokom razgovora prošle nedelje sa ministrom inostranih poslova srbije i crne gore vukom draškovićem, prosper je ukazao da bi kontinuirani problemi mogli da poremete nastojanja srbije da se procesi za ratne zločine vode pred domaćim sudovima.

zvetkoviç, belli siyasi konularda "büyük farklılıklar olmasına karşın, sırbistan ve hırvatistan'ın "geleceğe bakma konusunda anlaştıklarını" söyledi.
"postoje velike razlike" oko određenih političkih pitanja, rekao je cvetković, ali srbija i hrvatska se slažu da se "okrenu budućnosti".

"türkiye zenginleşiyor." diyen arslan şöyle devam ediyor: "türkiye'deki insanlar dışarı daha fazla bakmaya başladı.
"turska postaje bogata" , rekao je arslan. "ljudi u turskoj sve više gledaju ka spoljašnjem svetu.