プロの翻訳者、企業、ウェブページから自由に利用できる翻訳レポジトリまで。
suç işleyenleri de cezalandırdık.
e si recarono loro con prove evidenti.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
aşırılıkları yüzünden onları böyle cezalandırdık.
così li compensammo della loro ribellione.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
nankörlük ettikleri için onları böyle cezalandırdık.
così li ricompensammo per la loro miscredenza.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
aşırı gitmelerinden ötürü onları böyle cezalandırdık.
così li compensammo della loro ribellione.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
İşte böylece, inkarlarından ötürü onları cezalandırdık.
così li ricompensammo per la loro miscredenza.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
aşırı gitmelerinden ötürü onları bu şekilde cezalandırdık.
così li compensammo della loro ribellione.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
biz inkâr ve nankörlükleri sebebiyle onları böylece cezalandırdık.
così li ricompensammo per la loro miscredenza.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
'azgınlık ve hakka tecavüzde bulunmaları' nedeniyle onları böyle cezalandırdık.
così li compensammo della loro ribellione.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
nankörlük ettiklerinden ötürü onları böyle cezalandırdık; biz nankörden başkasını cezalandırır mıyız?
così li ricompensammo per la loro miscredenza. castighiamo in tal modo altri, che il miscredente?
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
İşte nankörlükleri yüzünden böyle cezalandırdık onları ve biz, nankör olandan başkasına ceza verir miyiz?
così li ricompensammo per la loro miscredenza. castighiamo in tal modo altri, che il miscredente?
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
biz firavun hanedanı düşünüp ibret alsınlar diye, senelerce onları kuraklık, kıtlık ve ürün azlığı ile cezalandırdık.
colpimmo la gente di faraone con anni di miseria e scarsità di frutti, affinché riflettessero.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
andolsun ki, biz de firavun'a uyanları ders alsınlar diye yıllarca kuraklık ve mahsül kıtlığı ile cezalandırdık.
colpimmo la gente di faraone con anni di miseria e scarsità di frutti, affinché riflettessero.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
yalnız sırtlarında yahut bağırsaklarında bulunan veya kemiğe karışan yağları haram kılmadık. haddi aşmalarından ötürü onları bu şekilde cezalandırdık.
vietammo loro il grasso dei bovini e degli ovini, a parte quello del dorso, delle viscere o quello frammisto ad ossa.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
belki dönerler diye onları (kıtlık, tufan, çekirge gibi türlü) azab(lar) ile cezalandırdık.
li colpimmo con il castigo affinché tornassero a noi...
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
senden önce de birtakım ümmetlere resuller gönderdik. dinlemediler: hakka dönüş yapsın, suçlarının affı için niyaz etsinler diye onları çetin bir yoksulluk, hastalık ve sıkıntılarla cezalandırdık.
già inviammo [profeti] alle comunità che ti hanno preceduto, poi le colpimmo con avversità e afflizioni, affinché divenissero umili.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
nitekim, onlardan her birini günahı sebebiyle cezalandırdık. kiminin üzerine taşlar savuran rüzgarlar gönderdik, kimini korkunç bir ses yakaladı, kimini yerin dibine geçirdik, kimini de suda boğduk.
ognuno colpimmo per il suo peccato: contro alcuni mandammo un ciclone, altri furono trafitti dal grido, altri facemmo inghiottire dalla terra e altri annegammo.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質:
allah da onu dünyada da, âhirette de şiddetle cezalandırdı.
lo colpì allah con il castigo nell'altra vita e in questa.
最終更新: 2014-07-03
使用頻度: 1
品質: