Je was op zoek naar: is that all you've got? (Engels - Turks)

is that all you have?
bütün sahip olduğun o mudur?

hand it over. that's all you've got?
ver onu. sahip olduğunun hepsi bu kadar mı?

is that you?
bu isimden tanıyamadım, resimde uzak. görkem sen misin ?

is that you?"
diye sordular.

you've got it.
ona sahipsin.

you've got cancer.
kanserin var.

well, you've got mail.
mailiniz var.

you've got five minutes.
beş dakikanız var.

im: is that all it is?
im: sadece az yağlısı mı var yani?

how much is that all together?
hepsi ne ediyor?

that's all.
hepsi bu.

that's all i have. thank you.
anlatmak istediğim bu kadar. teşekkürler.

you think you've got a tough job?
zor bir işinizin mi olduğunu düşünüyorsunuz?

no, you've got it all wrong."
hayir, tamamen yanlış anlamışsınız." diyorlar.

no, that's all.
hayır, hepsi bu.

tg: well, first of all, you've got to look at age.
tg: Önce yaşa bakmalısınız.

that's all i have. thank you very much.
bütün söylemek istediklerim bunlar. Çok teşekkür ederim.

that's all we know.
tüm bildiğimiz bu.

and yeah, that's all.
ve işte hepsi bu kadar.

just 13 people? that's all?
sadece on üç kişi mi? o kadar mı?