Je was op zoek naar: yine beni seviyorsun (Turks - Engels)

niçin beni seviyorsun?
why do you love me?

oh .. beni istiyorsun. beni seviyorsun
. you love me

yine beni avutacaksın.
thou shalt increase my greatness, and comfort me on every side.

tom beni seviyor.
tom likes me.

beni seviyor musun
hey say me

onlar beni seviyorlar.
they love me.

beni seviyor musun?
do you love me?

sanırım tom beni seviyor.
i think tom likes me.

hâlâ beni seviyor musun?
do you still love me?

sanırım onlar beni seviyor.
i think they like me.

tom gerçekten beni seviyor olmalı.
tom must really like me.

sence o hala beni seviyor mu?
do you think he still loves me?

ben onu seviyorum ve o beni seviyor.
i love her and she loves me.

o beni seviyor. ama ben onu sevmiyorum.
he loves me. but i do not love him.

ben annemi seviyorum ve annem beni seviyor.
i love my mother and she loves me.

‹‹beni seviyorsanız, buyruklarımı yerine getirirsiniz.
if you love me, keep my commandments.

diğer tarafta ise yine beni büyüten ve daha ruhani, daha az eğitimli ve kesinlikle daha az akılcı olan anneannem vardı.
on the other hand was my grandmother, who also took care of me and was more spiritual, less educated and definitely less rational.

körü ve cüzzamlıyı iznimle iyileştiriyordun. yine benim iznimle ölüleri diriltiyordun.
(recall) how, by my will, you healed the deaf, the lepers, and raised the dead.

bu kadınlar başka birine gitmezlerdi; çünkü beni seviyorlardı ve ben bunu bir şekilde çözmüştüm.
these women weren't going to go to anybody else because they liked me, and i kind of figured it out.

bu durum içimde bile birçok çatışma yaratıyor, mesela bir parçam beni seviyor, bir kısmım nefret ediyor.
so it causes a lot of inner conflict, you know, like part of me likes me, part of me hates me.