You searched for: ton visage me manque (Franska - Turkiska)

ça me manque
onu çok özledim

comment ça me manque
nasil özledim

elle me manque tellement.
onu çok özlüyorum.

je t'aime ma soeur, tu me manque
seni seviyorum kardeşim, seni özlüyorum

tourne donc ton visage vers la mosquée sacrée.
(bundan böyle) yüzünü mescid-i haram tarafına çevir.

pourquoi caches-tu ton visage, et me prends-tu pour ton ennemi?
beni düşman gibi görüyorsun? çağrıştırıyor, bu yolla bir söz sanatı yapılmış.

mais quand tu jeûnes, parfume ta tête et lave ton visage,
siz oruç tuttuğunuz zaman, başınıza yağ sürüp yüzünüzü yıkayın.

tu te coucheras sans que personne ne trouble, et plusieurs caresseront ton visage.
birçokları senden lütuf diler.

et d'où que tu sortes, tourne ton visage vers la mosquée sacrée.
(evet resulüm! ) nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü mescid-i haram'a doğru çevir.

tu me manques aussi
ben de seni özlüyorum

tourne donc ton visage vers la mosquée sacrée. où que vous soyez, tournez-y vos visages.
artık yüzünü mescid-i haram semtine çevir; bulunduğunuz yerde yüzlerinizi o yöne çevirin.

tu me manques tellement bitanem droit
tamam bitanem seni çok özledim

israël dit à joseph: que je meure maintenant, puisque j`ai vu ton visage et que tu vis encore!
İsrail yusufa, ‹‹yüzünü gördüm ya, artık ölsem de gam yemem›› dedi, ‹‹yaşıyorsun!››

et d'où que tu sortes, tourne ton visage vers la mosquée sacrée. oui voilà bien la vérité venant de ton seigneur.
her nereden yola çıkarsan, yüzünü mescid-i haram semtine çevir, şüphesiz bu rabbinden bir haktır.

et l`Éternel dit à caïn: pourquoi es-tu irrité, et pourquoi ton visage est-il abattu?
rab kayine, ‹‹niçin öfkelendin?›› diye sordu, ‹‹niçin surat astın?

l`Éternel dit à josué: lève-toi! pourquoi restes-tu ainsi couché sur ton visage?
rab yeşuya şöyle karşılık verdi: ‹‹ayağa kalk! neden böyle yüzüstü yere kapanıyorsun?

et ne détourne pas ton visage des hommes, et ne foule pas la terre avec arrogance: car allah n'aime pas le présomptueux plein de gloriole.
"büyüklük taslayarak halkı küçümseme, yeryüzünde de böbürlenerek dolaşma. allah kendini beğenip övüneni sevmez."

certainement, si tu agis bien, tu relèveras ton visage, et si tu agis mal, le péché se couche à la porte, et ses désirs se portent vers toi: mais toi, domine sur lui.
doğru olanı yapsan, seni kabul etmez miyim? ancak doğru olanı yapmazsan, günah kapıda pusuya yatmış, seni bekliyor. ona egemen olmalısın.››

voici, j`en veux à toi, dit l`Éternel des armées, je relèverai tes pans jusque sur ton visage, je montrerai ta nudité aux nations, et ta honte aux royaumes.
uluslara çıplaklığını, halklara ayıp yerlerini göstereceğim.