Att försöka lära sig översätta från mänskliga översättningsexempel.
Från professionella översättare, företag, webbsidor och fritt tillgängliga översättningsdatabaser.
essa non ha né capo, né sorvegliante, né padrone
başkanları, önderleri ya da yöneticileri olmadığı halde,
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
allah è il padrone dell'immenso favore.
allah büyük bir ihsan sahibidir.
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
nel ritirarlo però, mormoravano contro il padrone dicendo
paralarını alınca bağ sahibine söylenmeye başladılar:
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
allah è potente, è il padrone della vendetta.
allah damia gâliptir, intikam sahibidir.
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
allah non è forse eccelso, padrone del castigo?
allah aziz (çok güçlü) ve intikam sahibi değil midir?
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
chiamò uno per uno i debitori del padrone e disse al primo
‹‹böylelikle efendisine borcu olanların hepsini tek tek yanına çağırdı. birincisine, ‹efendime ne kadar borcun var?› dedi.
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
io dissi al mio padrone: forse la donna non mi seguirà
‹‹efendime, ‹ya kız benimle gelmezse?› diye sordum.
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
allah è il vostro padrone, egli è il sapiente, il saggio.
allah sizin dostunuzdur. o, bilendir, hakim'dir.
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
egli è colui che eleva ai livelli più alti, il padrone del trono.
dereceleri yükselten, yönetim sahibi.
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
ed essa pose accanto a sé la veste di lui finché il padrone venne a casa
efendisi eve gelinceye kadar yusufun giysisini yanında alıkoydu.
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
il mio padrone mi ha dato buona accoglienza: gli ingiusti non prospereranno”.
haksızlık yapanlar şüphesiz başarıya ulaşamazlar." dedi.
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
Varning: Innehåller osynlig HTML-formatering
in verità il tuo signore è il padrone del perdono, il padrone del castigo doloroso.
doğrusu rabbin hem bağışlayan ve hem de can yakıcı azap verendir.
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
dopo molto tempo il padrone di quei servi tornò, e volle regolare i conti con loro
‹‹uzun zaman sonra bu kölelerin efendisi döndü, onlarla hesaplaşmaya oturdu.
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
non consegnerai al suo padrone uno schiavo che, dopo essergli fuggito, si sarà rifugiato presso di te
bırakın kendi seçeceği yerde, beğendiği bir kentte aranızda yaşasın. ona baskı yapmayacaksınız.
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
e saranno ricondotti ad allah, il loro vero padrone, mentre ciò che avevano inventato li abbandonerà.
artık onlar gerçek sahipleri olan allah'a döndürülmüşlerdir. uydurmakta oldukları şeyler (batıl tanrıları) da onları terkedip kaybolmuştur.
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
gli rispose: «lo sono; su, dì al tuo padrone: c'è qui elia»
İlyas, ‹‹evet, benim. git efendine, ‹İlyas burada› de›› diye karşılık verdi.
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
ma allah sceglie chi vuole per la sua misericordia! allah è il padrone dell'immenso favore.
allah ise, üstünlüğü, rahmetiyle dilediğine mahsus kılar ve allah çok büyük lütuf sahibidir.
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
allah ha perdonato il passato, ma si vendicherà sui recidivi. allah è potente, è il padrone della vendetta.
fakat bundan böyle de kim bu suçu işlerse şüphe yok ki allah öç alır ondan ve allah üstündür, öç alıcıdır.
Senast uppdaterad: 2014-07-03
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
ma quegli rispose: padrone, lascialo ancora quest'anno finché io gli zappi attorno e vi metta il concim
‹‹bağcı, ‹efendim› diye karşılık verdi, ‹ağacı bir yıl daha bırak, bu arada ben çevresini kazıp gübreleyeyim.
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
disse allora il padrone della vigna: che devo fare? manderò il mio unico figlio; forse di lui avranno rispetto
‹‹bağın sahibi, ‹ne yapacağım?› dedi. ‹sevgili oğlumu göndereyim. belki onu sayarlar.›
Senast uppdaterad: 2012-05-05
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet: