You searched for: durdurulacak (Turkiska - Holländska)

durdurulacak.
dat gebeurt ook.

durdurulacak!
het zal ook ophouden !

bioroidler durdurulacak.
nu kunnen de bioroids doen wat ze willen.

nasıl durdurulacak?
gestopt, hoe?

pek durdurulacak gibi görünmüyor.
ze krijgen hem niet te pakken.

durdurulacak, sayın başkan.
dat gebeurt ook, zodra u het bevel geeft.

pek durdurulacak modda değildi.
- hij was er niet voor in de stemming.

operasyon durdurulacak. merak etme.
- stopt de operatie, geen zorgen.

atilla orleans'ta durdurulacak.
we stoppen attila in orléans.

dosyadan okunamıyor. İşlem durdurulacak.
kon het bestand niet lezen, gestopt.

elbette, elbette. temizleme durdurulacak.
natuurlijk, ontsmetting zal ophouden.

- bison, benim tarafımdan durdurulacak.
ik neem bison zelf te grazen.

nishibashi nakliyatları soruşma süresince durdurulacak.
nishibashi transporten zijn stopgezet. in afwachting van het onderzoek.

bu utanç verici davranış hemen durdurulacak.
deze schandelijke behandeling zal beëindigd worden.

evet, bir sorun oluşturması halinde işiniz durdurulacak.
ja, het zal moeilijk worden voor je om problemen te veroorzaken.

eğer planım işe yararsa durdurulacak bir kıyamet olmayacak.
als dit gaat zoals gepland... is er geen apocalyps die moet worden voorkomen.

durdurulacak biri varsa bence o sizsiniz, doktor bey.
- jij moet hier gestopt worden.

pantolonu unuttu! - ha? durdurulacak bir sunumum var.
geen broek.

elbette, şimdi ya da sonra birileri durdurulacak ve yakalanacak.
er wordt natuurlijk wel eens iemand gearresteerd.

pekala, yeni kural: birisi odadan çıkarsa film durdurulacak.
dat moet je ervoor over hebben. oké. nieuwe regel.