You searched for: bıraktığınız (Turkiska - Spanska)

opera en son bıraktığınız şekilde açılacak.
opera continuará donde estaba navegando

Şâyet çocuklarınız varsa o zaman bıraktığınız mirasın sekizde biri hanımlarınızındır.
si tenéis, un octavo de lo que dejéis.

eğer siz çocuk bırakmadan ölürseniz, geriye bıraktığınız mirasın dörtte biri hanımlarınızındır.
si no tenéis hijos, a ellas les corresponde un cuarto de lo que dejéis.

eklentiniz için ana özellikleri belirle. boş bıraktığınız dizinler sizin için anlamsız ifadeler olacakır.
especificar las propiedades principales de su complemento. puede dejar los campos en blanco si no dispone de un valor significativo para ellos.

ama düşüncenizi değiştirerek adıma saygısızlık ettiniz. kendi isteğinizle özgür bıraktığınız kadın, erkek kölelerinizi geri alıp zorla köleleştirdiniz.
pero os habéis vuelto atrás profanando mi nombre, y habéis vuelto a tomar cada uno a su esclavo y cada una a su esclava que habíais dejado en libertad, a su entera voluntad; y los habéis sometido para seros esclavos y esclavas

‹‹ ‹ama ülkede yaşayanları kovmazsanız, orada bıraktığınız halk gözlerinizde kanca, böğürlerinizde diken olacak. yaşayacağınız ülkede size sıkıntı verecekler.
"'pero si no echáis de delante de vosotros a los habitantes de la tierra, sucederá que los que dejéis de ellos serán como aguijones en vuestros ojos y espinas en vuestros costados, y os hostilizarán en la tierra que vosotros habéis de habitar

ancak geride bıraktığımız birkaç sene içerisinde fujifilm'in gittikçe daha çok kompakt dijital kamera modellerine odaklandığını görüyoruz.
sin embargo, fujifilm continua limitando su enfoque al mercado de las cámaras compactas en los últimos años.