Şunu aradınız:: meegedeel (Afrikanca - Türkçe)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

Afrikaans

Turkish

Bilgi

Afrikaans

meegedeel

Turkish

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

Afrikanca

Türkçe

Bilgi

Afrikanca

en hulle het die woorde van ester aan mórdegai meegedeel.

Türkçe

esterin bu sözleri kendisine iletilince,

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en hy het hulle ingehaal en hierdie woorde aan hulle meegedeel.

Türkçe

kâhya onlara yetişip bu sözleri yineledi.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

daarop het hatag ingegaan en die woorde van mórdegai aan ester meegedeel.

Türkçe

hatak geri dönüp mordekayın söylediklerini estere bildirdi.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en aan saul is meegedeel en gesê: kyk, dawid is in najot by rama.

Türkçe

davutun ramanın nayot mahallesinde olduğu haberi saula ulaştırıldı.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en aan joab is meegedeel: kyk, die koning ween en bedryf rou oor absalom.

Türkçe

yoava, ‹‹kral davut avşalom için ağlayıp yas tutuyor›› diye bildirdiler.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en die dienaars van saul het hom dit meegedeel: sulke woorde het dawid gespreek.

Türkçe

görevliler davutun dediklerini saula bildirdiler.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en toe dit aan abiméleg meegedeel is dat al die burgers van die toring van sigem bymekaargekom het,

Türkçe

onların Şekem kulesinde toplandığını haber alan avimelek,

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en die profeet jeremia het al hierdie woorde aan sedekía, die koning van juda, in jerusalem meegedeel,

Türkçe

peygamber yeremya bütün bunları yeruşalimde yahuda kralı sidkiyaya söyledi.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

dit is die getuienisse en die insettinge en die verordeninge wat moses meegedeel het aan die kinders van israel by hulle uittog uit egipte,

Türkçe

mısırdan çıktıktan sonra musanın İsraillilere bildirdiği yasalar, kurallar, ilkeler bunlardır.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en die sewe maer are het die sewe mooi are verslind. en ek het dit aan die towenaars meegedeel, maar niemand kon my inligting gee nie.

Türkçe

cılız başaklar yedi güzel başağı yuttular. büyücülere bunu anlattım. ama hiçbiri yorumlayamadı.››

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en toe sy medediensknegte sien wat gebeur het, was hulle baie bedroef, en hulle het gegaan en aan hulle heer meegedeel alles wat gebeur het.

Türkçe

Öteki köleler, olanları görünce çok üzüldüler. efendilerine gidip bütün olup bitenleri anlattılar.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en agab het aan isébel meegedeel alles wat elía gedoen het, ja, alles--hoe hy al die profete met die swaard gedood het.

Türkçe

ahav, İlyasın bütün yaptıklarını, peygamberleri nasıl kılıçtan geçirdiğini İzebele anlattı.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

daarop antwoord abiméleg: ek weet nie wie dit gedoen het nie, en jy het my dit ook nie meegedeel nie, en ek het daar ook niks van gehoor nie as net vandag.

Türkçe

avimelek, ‹‹bunu kimin yaptığını bilmiyorum›› diye yanıtladı, ‹‹sen de bana söylemedin, ilk kez duyuyorum.››

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en samuel het hom al die woorde meegedeel, en niks vir hom verberg nie. en hy het gesê: hy is die here; laat hom doen wat goed is in sy oë.

Türkçe

bunun üzerine samuel hiçbir şey gizlemeden ona her şeyi anlattı. eli de, ‹‹o rabdir, gözünde iyi olanı yapsın›› dedi.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

hy antwoord en sê vir ariog, die bevelhebber van die koning: waarom is die bevel van die kant van die koning so streng? toe het ariog aan daniël die saak meegedeel.

Türkçe

aryoka, ‹‹kralın buyruğu neden bu denli sert?›› diye sordu. aryok durumu daniele anlattı.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en ek het die woorde nie geglo nie, totdat ek gekom en my oë gesien het; en kyk, die helfte is my nie meegedeel nie. u oortref in wysheid en in welvaart die gerug wat ek gehoor het.

Türkçe

‹‹ama gelip kendi gözlerimle görünceye dek inanmamıştım. bunların yarısı bile bana anlatılmadı. bilgeliğin de, zenginliğin de duyduklarımdan kat kat fazla.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

en ek het hulle woorde nie geglo nie, totdat ek gekom en my oë gesien het; en kyk, die helfte van u buitengewone wysheid is my nie meegedeel nie; u oortref die gerug wat ek gehoor het.

Türkçe

‹‹ama gelip kendi gözlerimle görünceye dek anlatılanlara inanmamıştım. büyük bilgeliğinin yarısı bile bana anlatılmadı. duyduklarımdan daha üstünsün.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Afrikanca

daarop kom die vrou in en spreek met haar man en sê: 'n man van god het na my gekom, en sy voorkoms was soos die voorkoms van die engel van god, baie vreeslik; maar ek het hom nie gevra waar hy vandaan was nie, en sy naam het hy my nie meegedeel nie.

Türkçe

kadın kocasına gidip, ‹‹yanıma bir tanrı adamı geldi›› dedi, ‹‹tanrının meleğine benzer görkemli bir görünüşü vardı. nereden geldiğini sormadım. bana adını da söylemedi.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Daha iyi çeviri için
7,763,520,792 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam