İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.
Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.
tungusten (parlak ışık)
light source
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
parlak akustik piyano
jasan akustični klavir
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
360×360dpi, parlak kağıt
360×360dpi, sjajni papir
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
bundan daha parlak nesneleri seç:
% s nije valjan za% s objekata
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
bundan daha parlak nesneleri göster:
% s nije valjan za% s objekata
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
değerinden daha parlak olan küçük gezegenleri göster
prikaži karticu widgeta
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
geleceğimiz de ortak ve parlak olacaktır," dedi.
naša budućnost također će biti zajednička i veličanstvena".
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor
bu tablo önümüzdeki yıllarda da pek parlak olmayacak.
budućnost se ne čini ništa svjetlijom.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
döndürme sırasında gizlenecek olan en parlak yıldızın parlaklığı
tijekom prilagođivanja prikaži ostale alatne trake
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
amedeo preziosi: egzotik ve parlak bir dünyanın ressamı
amedeo preziosi: slikar egzotičnog svijeta koji više ne postoji
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
romanya'nın genel eurovision sicili pek parlak değil.
sve u svemu, rumunjska ima slabe rezultate na euroviziji.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
durum böyle olunca, çözüm olasılığı pek de parlak görünmüyor.
to pruža osnove za zabrinutost kako se izgledi za rješavanje možda ne čine najboljima.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
siyasi analistler, sonuç olarak geleceğin pek de parlak olmadığı görüşündeler.
kao rezultat toga, politički analitičari tvrde, izgledi su neizvjesni.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
güneş yedi kat, yedi günün toplam parlaklığı kadar parlak olacak.››
tada æe svjetlost mjeseèeva biti kao svjetlost sunèana, a svjetlost æe sunèana postati sedam puta jaèa, kao svjetlost sedam dana - u dan kad jahve iscijeli prijelom svojemu narodu, izlijeèi rane svojih udaraca.
Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
naka anladığını, hatta şiirin parlak rahatlığı ve onu yazanlar için sevindiğini söylüyor.
naka kaže kako razumije to, makar joj je drago zbog olakšanja koje donose poezija i oni koji je pišu.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
geçen yıl, 180 bin araçlık satışla romen oto pazarı tarihinin en parlak yılı olmuştu.
prošla godina bila je najbolja dosad za rumunjsko tržište automobla, budući da je prodano više od 180.000 vozila.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
ancak kosova'ya dönmek zorunda bırakılanlar için manzara o kadar da parlak değil.
međutim, za one koji su bili prisiljeni vratiti se na kosovo, situacija je sve samo ne svijetla.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
geçen yıl parlak bir yıl olsa da, bazı uzmanlar yoldaki olası tümsekler hakkında uyarıda bulunuyor.
prošla godina bila je jako dobra, ali neki stručnjaci upozoravaju na moguće zapreke na putu.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
22 yaşındaki snowboardcu alexandra jekova, bulgaristan’ın parlak sporcularından biri olarak kabul ediliyor.
snowboardericu alexandru jekovu (22) smatraju svijetlom točkom u bugarskoj.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
bosnalı sırp tarafı resmi olarak cinsiyet eşitliğini şart koşsa da, gerçek tablo o kadar parlak değil.
entitet bosanskih srba službeno predviđa jednakost spolova, ali slika u realnosti nije tako ružičasta.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite: