Sie suchten nach: kurtarmaya (Türkisch - Englisch)

onu kurtarmaya gittik.
we went to her rescue.

hayatını kurtarmaya çalışıyorum.
i'm trying to save your life.

tom beni kurtarmaya geldi?
tom came to save me.

tom'u kurtarmaya çalıştık.
we tried to save tom.

beni kurtarmaya geleceğinizi biliyordum.
i knew you'd come to save me.

------ hadi bir çocuğun hayatını kurtarmaya.
go save a life of a child.

onlar derhal bizi kurtarmaya geldiler.
they came to our rescue at once.

onlar diğerlerini kurtarmaya çalışırken öldüler.
they died trying to save others.

Ülkedeki mazlumları kurtarmaya kalkınca. |isela
when god arose to judgment, to save all the meek of the earth. selah.

balkan ülkeleri, zor durumdaki sektörleri kurtarmaya çalışıyor
balkan countries work to bail out to troubled industries

vettas, "yunanistan'ı kurtarmaya çalışıyorlar." dedi.
"they are trying to rescue greece," vettas said.

sylvia, denizleri, yemek seçimlerimiz sayesinde kurtarmaya çalışıyor.
sylvia is campaigning to save the oceans from the way we eat.

jamie oliver amerika'yı yemek seçimlerimiz vasıtasıyla kurtarmaya çalışıyor.
jamie oliver is campaigning to save america from the way we eat.

dosya kurtarma
file recovery