Şunu aradınız:: sen evrense teksin herkes gibi (Türkçe - İngilizce)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

Turkish

English

Bilgi

Turkish

sen evrense teksin herkes gibi

English

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

Türkçe

İngilizce

Bilgi

Türkçe

herkes gibi mısır yetiştiriyorduk.

İngilizce

like everyone else, we grew maize.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

fr: herkes gibi ayakta alkışlanmak istiyorum.

İngilizce

fg: because i want to get a standing ovation like everybody, so ...

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

ve archie cochrane bunun herkes gibi anlamıştı.

İngilizce

and archie cochrane understood this as well as anybody.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

biz de herkes gibi katkıda bulunabiliriz, hayal edebiliriz.

İngilizce

i think we can contribute. we can dream like everybody else.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

herkes gibi ben de hayvanlarla ilgili dünkü bölümden çok etkilendim.

İngilizce

like everybody else, i was entranced yesterday by the animal session.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bu biraz ürkütücü. ama bir süre sonra herkes gibi ayak uyduruluyor.

İngilizce

and that's a little freaky. but you can get used to it after a while, as people do.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

sonrasında, bizim nesildeki herkes gibi himalaya manastırına yaşamaya gittik.

İngilizce

and then, like everyone else in our generation, we went to live in a himalayan monastery.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

onlar da herkes gibi insan ve ailelerini doyurmak zorunda." dedi.

İngilizce

they are just people like everyone else and have to feed their families," pavicevic told setimes.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

‹‹herkes gibi ben de yakında bu dünyadan ayrılacağım. güçlü ve kararlı ol.

İngilizce

i go the way of all the earth: be thou strong therefore, and shew thyself a man;

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

taçi: kosovalı sırp vatandaşların herkes gibi fırsat eşitliğiyle normal bir hayat yaşamak istediklerinden eminim.

İngilizce

thaci: i am convinced that kosovo serb citizens want to live a normal life with equal opportunities as everyone else.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

herkes gibi benim de "normal" bir babam vardı, benden 30 yaş büyük olması dışında...

İngilizce

i had a "normal" dad like everybody else, apart from the fact that he was 30 years older than ...

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

undertaker, ring içinde dead man (Ölü adam) karakterine sahiptir ama aslında o da herkes gibi normal bir insandır.

İngilizce

in a battle royal, all the wrestlers enter the ring to the point that there are 20-30 wrestlers in the ring at one time.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

eğer 'apple' herkes gibi olsaydı, onların pazarlama mesajı şöyle olurdu. "biz mükemmel bilgisayar yaparız.

İngilizce

if apple were like everyone else, a marketing message from them might sound like this: "we make great computers.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

"türkiye kendi başına gerçekten daha güçlü ve müreffeh hale geldikçe, kendi menfaatini gözeten küresel bir oyuncu haline geliyor ve diğer herkes gibi içten pazarlıklı hale geliyor."

İngilizce

"as turkey becomes genuinely powerful and more prosperous in its own right, it becomes a global actor, pursuing its own interests, and it becomes as hypocritical as everyone else."

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

evet, bu noraida'ydı, ve aynı loraine ve bugün tanıştığınız herkes gibi, bugün bu ahali benim gerçek hayatımdaki insanlara dayanıyor. arkadaşlar, komşular, akrabalar.

İngilizce

so, that was noraida, and just like lorraine and everybody else you're meeting today, these are folks who are based on real people from my real life: friends, neighbors, family members.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

jh: bilim araştırmaları toplumunun bir parçası olduğunuzu ve diğer herkes gibi sizin de hibe ve teklifler alarak varlığınızı gerekçelendirmeniz gerektiğini biliyorum; ve oluşturduğunuz verilerin bir kısmı, oluşturduğunuzu anlattığınız iyi bilimin bir kısmı ele alması güç konular.

İngilizce

jh: how do you keep -- and i know you're part of the scientific research community, and you have to justify your existence with grants and proposals like everyone else -- how do you prevent -- and some of the data that you've produced, the good science that you're talking about you've produced, is hot to handle.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bizler, şimdiye kadar gördüğümüz tek evrende, tek hayat veren kaya parçası üzerinde, bunun gibi bir çok şeyi deneyimleyebilecek tek türüz.

İngilizce

we are the only species on the only life-giving rock in the entire universe that we've ever seen, capable of experiencing so many of these things.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

dolayısıyla, örneğin, evrendeki tek bir parçacık kendisinden başka hiçbir cisim olmasa kütlesi sıfır olurdu.

İngilizce

so, for example, a single particle in a universe with no other bodies would have zero mass.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Daha iyi çeviri için
7,730,263,461 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam