来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
moavlılar kralların kendilerine saldırmak üzere yola çıktıklarını duydular. genç, yaşlı eli silah tutan herkes bir araya toplanıp sınırda beklemeye başladı.
da aber alle moabiter hörten, daß die könige heraufzogen, wider sie zu streiten, beriefen sie alle, die zur rüstung alt genug und darüber waren, und traten an die grenze.
edom kralı yine, ‹‹geçmeyeceksiniz!›› yanıtını verdi. edomlular İsraillilere saldırmak üzere kalabalık ve güçlü bir orduyla yola çıktılar.
er aber sprach: du sollst nicht herdurchziehen. und die edomiter zogen aus, ihnen entgegen, mit mächtigem volk und starker hand.
o halde onlar, sizden uzak dururlar, sizinle savaşmazlar ve sizinle barış içinde yaşamak isterlerse, allah size, onlara saldırmak için bir yol vermemiştir.
darum, wenn sie sich von euch fernhalten und nicht gegen euch kämpfen, sondern euch frieden bieten; dann hat allah euch keinen grund gegen sie gegeben.
siz iyilik etmek, fenalıktan sakınmak hususunda birbirinizle yardımlaşın, günah işlemek ve başkasına saldırmak hususunda birbirinizi desteklemeyin. allah’a karşı gelmekten sakının.
helft einander zur frömmigkeit und gottesfurcht, und helft einander nicht zur sünde und Übertretung.
beklenmedik bir anda ilin zengin bölgelerine saldırıp babalarının, atalarının yapmadığı şeyleri yapacak. adamlarına yağma ve çapul malı, servetler dağıtacak. kalelere saldırmak için düzenler kuracak, ama bu uzun sürmeyecek.
und es wird ihm gelingen, daß er in die besten städte des landes kommen wird; und wird's also ausrichten, wie es weder seine väter noch seine voreltern tun konnten, mit rauben, plündern und ausbeuten; und wird nach den allerfestesten städten trachten, und das eine zeitlang.
ama firavun ve askerleri zulmetmek ve saldırmak üzere onları takip etti. nihayet (denizde) boğulma haline gelince, (firavun:) "gerçekten, İsrailoğullarının inandığı tanrı'dan başka tanrı olmadığına ben de iman ettim.
da verfolgten sie fir'aun und seine heerscharen in auflehnung und Übertretung, bis daß, als er vom ertrinken erfaßt wurde, er sagte: "ich glaube, daß es keinen gott gibt außer dem, an den die kinder isra'ils glauben.